Bebek acil hastalarını, anlaşmalı oldukları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ederek ölümlerine neden olan çete ile ilgili yeni ayrıntılar gün yüzüne çıktı. Çete lideri Fırat Sarı'nın, doktor gibi nöbete bıraktığı hemşire Hakan Doğukan Taşçı'nın telefon konuşmaları, vicdansızlığın boyutlarını gözler önüne serdi.
Taşçı"nın, Hüseyin Günerhan ile yaptığı bir telefon görüşmesinde, hastaların ailelerinden para alınmadığını ve bunun üzerine çete tarafından cenazelerin verilmediğini ifade ettiği anlaşıldı. Taşçı'nın, "Kanka, aile para ödemiyor. Hastaneye ödediği parayı direkt alıyorlar. Komisyon yok. Hoca 35 bin lira aldı. Çocuk kaç gün bedavaya yattı. Çocuk öldü. Bizimkiler çocuğun cenazesini vermedi. 'Siz deli misiniz? Haberlere çıkarsınız' dedim, yalvardım," şeklindeki ifadeleri, soruşturma dosyasına delil olarak girdi.
Skandalın Detayları
Hakan Doğukan Taşçı, normalde hastaların taburcu edilmesi durumunda hastanedeki hasta sayısının 5'i geçmeyeceğini belirterek, "Sarılık olanları bile 20-25 gün yatırıyorum. Gerçekten çok yani. Fırat hoca var ya, her şeyin kaynağı," diyerek durumu gözler önüne serdi. Taşçı, bebeklerin öldükten sonra bile hastanede tutulduğunu ve bu durumdan rahatsızlık duyduğunu dile getirdi.
Ayrıca, Taşçı'nın, bir doktorun hasta yakınlarından aldığı parayı cebine indirdiğini ifade ederek, "Cebine indirdi, bizim üstümüze yıktı. Zar zor kendimi sıyırdım. Aile parayı Hasan'a verdiğini söyledi. Bayağı büyük olay oldu," şeklindeki sözleri de dikkat çekti. Bu konuşmalar, çetenin nasıl bir sistemle çalıştığını ve vicdanları nasıl hiçe saydığını ortaya koyuyor.
Hukuki Süreç
Yenidoğan çetesiyle ilgili soruşturma devam ederken, ortaya çıkan belgeler ve telefon görüşmeleri, olaya karışan kişilerin cezai sorumluluğunu artırabilir. Bu skandal, sağlık sistemindeki güvenlik açığını ve kötü niyetli uygulamaları bir kez daha gözler önüne serdi.
Haber Merkezi
Görüşler