19 Kasım'da Joe Biden Ukrayna'ya, Rusya topraklarının derinliklerine saldırılarda ABD füzelerinin kullanımına izin verdi. Akabinde Fransa ve İngiltere de kendi üretimleri olan uzun menzilli silahların aynı amacla kullanılmasıyla bağlı kararlarını açıkladı.
Söz konusu kararlardan sonra Ukrayna ilk defa Rusya topraklarını ATACMS ve Storm Shadow füzeleri ile vurdu. ABD ve Avrupa ülkelerinin son adımlarına yanıt olarak Vladimir Putin, Rusya'nın güncellenmiş nükleer doktrinini onaylayan Kararname imzaladı. 20 Kasım'ı 21 Kasım'a bağlayan gece Rusya, Oreshnik orta menzilli balistik füzesiyle Dnipro şehrini vurdu. Saldırının hemen ardından ulusa sesleniş konuşması yaparak Ukrayna'nın Batı yapımı füzelerle Rusya topraklarına saldırı düzenlemesinin ardından kendilerinin de Oreşnik füzelerle karşılık verdiğini belirten Putin, "Rusya, Güney Makine İmalat Tesisi'ne (Yujmaş) nükleer olmayan hipersonik donanımlı bir balistik füze ile saldırı düzenledi ve hedef başarıyla vuruldu. Oreşnik füzesinin kullanılması, ABD'nin orta ve kısa menzilli füzeler üretme ve konuşlandırma planlarına bir cevaptır" dedi.
Oxu.Az'a konuyu değerlendiren emekli Kurmay Albay, Kuzey Kıbrıs Girne Amerikan Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı, GAU Güvenlik Araştırmaları Merkezi Direktörü Doç.Dr. Sadık Akyar, geçen ilkbahar döneminde ABD ve Avrupa ülkelerinin sağlayacağı çeşitli yardımlarla Ukrayna'nın ilerleyeceği ile ilgili beklentilerin olduğunu, ama bunun gerçekleşmediğini belirtti:
"Aslında geçen ilkbahar dönemine baktığımızda verilen topçu sistemleri, tanklar, gelişmiş silah sistemleri, F-16 konusu, hatta bazen Fransa ve Polonya gibi ülkelerin asker göndereceğiyle ilgili çeşitli dedikoduların yanısıra Ukrayna'nın karşı saldırıya geçeceyi ve bununla savaşın biteceği beklentisi vardı. Ama bu beklentilerin aksine bahar ve yaz döneminde her hangi bir gelişme yaşanmadı. Yazın sonlarına doğru Ukrayna Kursk'a girdi, ama Rusya bir yerde bu ilerlemeni durdurdu. Daha sonra biz Rusya'nın ABD'de seçimler gerçekleşene kadar Ukrayna'ya karşı topyekün bir saldırıya geçmediğini ama ilerlediğini gözlemledik. Hatta bu ilerleme sonucunda barış görüşmelerinin de başlaya bileceği öne sürüldü. Donald Trump'ın propoganda sürecinde Ukrayna'da savaşı durduracağı hakkında açıklamaları da sürece etkisini gösterdi. Seçimleri kaybeden Biden, Amerikalıların kendi tabirince 20 Ocak'a kadar "topal ördek" pozisyonuna düştü. Biden yönetimi, aniden hem şimdiye kadar Ukrayna'ya sağladıkları ATACMS-1 ve tedarik edeceklerini söyledikleri ATACMS-2 füzeleri ile Rusya'nın derinlerine saldırmak iznini verdi. Hemen arkasından Fransa ve İngiltere de STORM SHADOW ile bağlı benzeri adımı attı. Ukrayna söz konusu füzelerle saldırıları gerçekleştirdi. Rusya ise karşılığında ülkenin nükleer doktrinine yeni düzenleme yaptı."
Röportajı tam şekilde aşağıdakı videodan izleye bilirsiniz:
19 Kasım'da Joe Biden Ukrayna'ya, Rusya topraklarının derinliklerine saldırılarda ABD füzelerinin kullanımına izin verdi. Akabinde Fransa ve İngiltere de kendi üretimleri olan uzun menzilli silahların aynı amacla kullanılmasıyla bağlı kararlarını açıkladı.
Söhrab İsmayıl
Görüşler